Ben, 2000 yılından beri avukatım ve 2002 yılından beri de Gelsenkirchen`de avukat olarak çalışmaktayım. Avukatlığa başladığımdan beri, davalarına baktığım insanların çoğunluğunu Türkiye`den gelen vatandaşlar oluşturmaktadır.
Yıllardır birlikte olduğumuz bu insanlarla iyi ilişkiler, dostluklar ve hatta arkadaşlıklar oluştu. Bundan sonra da bu durum değişmeyecek ve ben yine Türkiye`den gelen vatandaşlara hukuki konularda vekil olmaya ve yardım etmeye devam edeceğim.
Diğer Hukuk alanları yanısıra, özellikle uzmanlık alanım Aile Hukuku`dur.
Alman Mahkemeleri tarafından görülen aile davalarıda, Türkiye Aile Hukuku dikkate alınmaktadır.
Bu nedenle Türkiye Aile Hukuku` nu ve diğer Yasalarını iyi bilmek, davaların sağlıklı yürütülmesi açısında son derece önemlidir.
Kimi hukuki sorunlarda edindiğim deneyler, Alman ve Türk Mahkeme kararlarının birbirine benzemesidir.
Buna rağmen, Türk ve Alman Yasaları çoğu alanda birbirine uymamaktadır.
Örneğin, evlenme sırasında çiftlerin karşılıklı verdikleri takılarla ilgili yasal konular, Alman hukukunda ayrıntılı olarak yoktur ve çoğu Alman hukuçular tarafıdan da bu ayrıntılar bilinmemektedir.
Başka bir örnekse, Türk Yasaları`na göre boşanmaya sebebiyet veren taraf, karşı tarafa tazminat ödeme doğrultusunda yargılanabiliyor.
Genellikle Türk elemanlarım, görüşmeye gelenlerin tercüme gereksinimlerine yardımcı oldular.
İçeriği çok zor davalarda tercüme sorunları yaşanmaktadır. Böylesi durumlarda, çok yönlü sosyal çalışmalarından tanıdığım arkadaşım Cemal Sarıkaya, önceden belirlenecek görüşmelere tercüman olarak katılacaktır.